Antalya’nın Kaş İlçesinde Kaş-Kekova Deniz Koruma Alanı ve çevresinde Dragoman Dalış ve Outdoor Merkezi'ni işleten Dr. Murat Draman’ın “Kızıldeniz'den Akdeniz'e” ve “Red Sea in the Med” çifte başlıklarıyla, Türkçe ve İngilizce metinlerle yayınlanan kitabı okurları ile buluştu.

Kitabın lansman sergisi ve imza günü Dragoman Seyahat Acentesinde gerçekleştirildi. Etkinliğe Kaş Turizm ve Tanıtma Derneği Başkanı Dr. Munise Ozan’da katıldı.  Dr. Murat Draman imzaladığı kitabını Dr.Munise Ozan’a ve yerli yabancı konuklarına  takdim etti.

Dr. Murat Draman 1957 İstanbul doğumlu.İstanbul St.Joseph Lisesi, Boğaziçi Üniversitesi 1991-2000  Endüstri Mühendisliği B.Öğretim Üyesi , Sualtı Araştırmaları Derneği (2000-2006) YK Başkanı, PADI OWS Dalış Eğitmeni  ve  TSSF Sualtı Rehberi,Dragoman Dalış ve Outdoor yöneticisi, Amatör sualtı fotoğrafçısı ve sualtı biyolojisi meraklısı .

“Kızıldeniz'den Akdeniz'e” ve “Red Sea in the Med” çifte başlıklarıyla, Türkçe ve İngilizce metinlerle yayınlanan kitap 2000 yılından beri Kaş-Kekova Deniz Koruma Alanı ve çevresinde Dragoman Dalış ve Outdoor Merkezi'ni işleten Murat Draman'ın “The Diving Guide: Kaş”tan sonra yayınladığı ikinci kitabı.  Yılda 12 ay devamlı dalabilmek ayrıcalığını yaşadığını söylediği bölgenin bir paydaşı olarak bölge sualtının canlılarını düzenli olarak belgeleyen Murat Draman bu fotoğraf kitabında Süveyş kanalından girerek Akdeniz'i istila eden İndo-Pasifik kökenli türlere odaklanmış.  Dr. Baki Yokeş bilimsel özetleriyle kitaba değerli bir katkıda bulunmuş. Kapalı bir deniz olan Akdeniz’in evriminde etkin olan faktörlerin en önemlilerinden biri olan bu “lesepsiyen” göç, ilk günlerinden beri bilim insanları tarafından takip ediliyor; dalıcılar ve bölge insanları tarafından meraklı gözlerle ve bazen endişeyle izleniyor...

Kitap, deniz biyolojisi meraklısı bir sualtı fotoğrafçısı olan Draman'ın gözünden, bölgede izlenen Kızıldeniz göçmeni 58 türü kapsayor.   2000-2015 yılları arasında çekilmiş 128 fotoğraf ile Türkiye sularında dalanlarımızın bile çoğunu daha görmemiş olabileceği bu canlıları okuyucuya, bir bütünlük iddiası olmaktan çok estetik bir yaklaşımla esasta onların güzelliklerine açılan bir pencereden ulaştırmak amaçlanıyor. Mümkün olduğu kadar kısa tutulan Türkçe ve İngilizce metinlerde dalıcı gözüyle canlıya özel ve bazı yerel bilgiler aktarılıyor.

Okuyucular ayrıca, kitabın sonunda verilen gözlem formlarını doldurarak karşılaştıkları yeni türleri bildirmek suretiyle, bir “yurttaş bilimi – citizen science” uygulamasına davet ediliyorlar.