Kanuni Sultan Süleyman’ın dediği gibi ‘’ Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi.
 Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi’’ sözünü bu günlerde çok arar olduk.  Her şeyin başı sağlık diyen büyüklerimiz bugünler için söylediği sözler ne kadar da altın değerinde.
 
      Bugünlerde günümüz dünyası Corona virüsü ile cebelleşiyor. Öyle ki 2019 yılının son günlerinde Çin Ülkesinin Wuhan kentinde ortaya çıkan ve ortalığı kasıp kavuran solunum yetmezliği ve öksürük ile başlayan bir nevi solunum yetmezliği diye bilinen hastalık son günlerde giderek artan vakıa sayısı ile can almaya başladı. Bu durum birçok ülkede korku ve paniğe sebebiyet vermeye başladı.
     Öyle ki Çin ülkesinde ortaya çıkan oradan da Avrupa dahil dünyanın dört bir tarafına dağılan bu sağlın hastalık birçok yerde geç önlem alınmasından dolayı ölüm oranlarını özellikle de yaşlı nüfusta etkili olarak artırmaya başladı.
     Ülkemiz dahil birçok ülkede önlem alınarak bu hastalığın önüne geçilmeye ve ölüm oranlarının azaltılması ve hatta hiç olmaması için uğraş veriliyor. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere hastane ve diğer sağlık kuruluşlarında gerekli önlemler alınmaya, tedavi ve teşhisler konulmaya başlandı. Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim başta olmak üzere Üniversiteleri tatil etti. Uzaktan internet ve TV üzerinden eğitimi başlattı.
     Bu durum bir kriz olarak değerlendirdiğimizde başta esnaf olmak üzere birçok üreticiyi hatta turizmi bile yakından ve doğrudan etkileyecek gibi görünüyor. Devlet bu konuda gerekli tedbirleri alıp borçlandırmalara karşı faizsiz kredi ve birçok vergi borcunu ertelemek için gerekli adımları atmaya başladı bile.
      Hatta en önemlisi sokağa çıkma yasağı konarak tüm toplu alış veriş merkezleri, devlet daireleri, mahkemeler, kamu kurum ve kuruluşları, diğer işletmeler, meslek kuruluşları, bankalar önlem alarak gerekli idari izinleri koyarak mesai kısıtlamasına gitti.
      Bilindiği gibi bu hastalık grip olarak algılanmakta el, ağız ve vücut temasından insandan insana geçmektedir. O nedenle karşılıklı el temasından kaçınmalı, toplu ve kapalı ortamlardan   uzak durmalı, zorda kalmadıkça evden dışarı çıkmamalıyız.
      Millet olarak büyük bir sınav veriyoruz. Aslında Türk milleti olarak dinimiz başta olmak üzere geleneksel ataerkil aile yapımızdan kaynaklanan bir yapıdan dolayı temizlik konusunda hijyenik bir alınganlığa sahip olduğumuzdan dolayı bu tür hastalıklara karşı başa çıkabilecek bir alışkanlığa ve reflekse sahip olduğumuzu unutmamalıyız. Hem millet olarak geçmişten gelen ataerkil bir aile alışkanlığı bu zorlukları aşabilecek güçteyiz.  Hem de İslam dini bizlere her zaman temiz ve hijyen olarak yaşatmayı öğretmiştir.
      Önce kendi sağlığımız sonra toplumumuzun sağlığı için birlik ve beraberlik içinde olmamız gerektiğinin bilinde olmalıyız. Akıllı olmak ve sakin olmak zorundayız. Gerekli önlemleri alarak ve sosyal mesafemizi koruyarak kendimize de birlikte yaşadığımız insanlara da yardımcı olabiliriz. Özellikle yaşlı vatandaşlarımıza sahip çıkmalı ve onlar için gerekli önleyici ve koruyucu tedbirleri almakta yardımcı olmalıyız. Her şeyden önce devletimize ve yetkililerimize yardımcı olmalı, işlerini zorlaştırmadan gerekli önlemleri önce kendimiz almalıyız. Başta görsel ve yazınsal medya olmak üzere tüm medya bu konuda halka gerekli uyarıcı ve koruyucu bilgileri vermek için elinden geleni yapıyor. Gerçekten halkımız ve bizler  için durum ciddi ve bir o kadar da önemli.
       Corona virüsü ile ilgili  Cokpit-19 olarak ta adlandırılan bu hastalıkla ilgili olarak dışarı çıkmamamız  ve korunmamız için hem Belediyelerden hem de Camilerimizden gerekli uyarıcı ilanlar yapılıyor. Devlet kurumları bugünlerde tür olağanüstü durumlarda el ele vererek ve beraberlikle bu tür zor durumlarda nasıl aşılacağı konusunda güzel bir örnek sergiliyor.
        Bugünlerde sorumluluk sahibi bir vatandaş olarak öncelikli olarak her türlü lüksümüzü bir tarafa bırakarak önce kendi sağlığımız sonra da başlarının sağlığı için mümkün olduğunca dışarı çıkmamalıyız.
        Önemli olan bu zor süreci halk devlet el ele en az hasarla kapatmanın çaresini bulmak zorundayız. Korkuya ve paniğe gerek yok. Sakin ve sabırlı olalım. Hijyen ve temizliğimize ve de sosyal mesafeye dikkat edelim. Bu günlerde biraz dikkatli ve birazda sabırla bu işin üstesinden geleceğimize inanıyorum.
     Sağlıcakla esen kalın...