Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, bir televizyon kanalında, kış aylarında örtü altında üretilen yaş meyve sebzede insan sağlığına zararlı kimyasallar kullanıldığı yönündeki habere tepki gösterdi. Çandır, "Döllenmeyi arılar vasıtasıyla yapıyoruz. İlaç kullandığımız seralarda arıların yaşama şansı yok. Dolayısıyla ürün alma şansımız yok" dedi.

Türkiye'de yaş sebze üretiminde lokomotif il konumundaki Antalya, örtü altı üretimin yüzde 40'a yakınını gerçekleştiriyor. 2.5 milyon tona yaklaşan domates üretimiyle Türkiye'de üretilen her 10 domatesten 2'sinin Antalya'da yetiştirildiğini anlatan ATB Başkanı Ali Çandır, özellikle kış aylarında tüketilen örtü altı her 10 domatesten 7'sinin üretimininin kentte yapıldığını söyledi. Çandır, biberde 400 bin tonu, salatalıkta ise 500 bin tonu aşan üretimiyle Antalya'nın ülke genelinde 3'üncü sırada yer aldığını kaydetti.

DÜNYA STANDARDINDA ÜRETİM

Antalya'nın dünya standartlarında ürettiği ürünlerin Avrupa Birliği ve Ortadoğu ülkeleri, Rusya Federasyonu olmak üzere 70'in üzerinde ülkeye ihraç edildiğini vurgulayan Çandır, kentte 400 milyon doların üzerinde yaş meyve sebze ihracatı gerçekleştirildiğini söyledi. Antalya'nın tarımda en fazla katma değer üreten, ülkesine döviz kazandıran bir kent olduğunu vurgulayan Çandır, "Antalya, verimli toprakları, doğası, florasıyla dünyanın en kaliteli yaş meyve sebzesini üretmektedir. Antalyalı üreticinin alın terini koyarak ürettiği ürünler önce kendi sofrasında çocuğunun boğazından geçer, sonra tüketicinin sofrasına sunulur. Magazinsel yaklaşımla masa başında yapılan birkaç dakikalık haber, üreticinin bir yıllık emeğini, alın terini çöpe atmaktadır. Dünya standartlarında ürettiğimiz ürünler pek çok denetimden geçerek tüketiciye sunulmaktadır. Binlerce üreticinin emeğini ilgilendiren haberin sahada ve tarlada üreticinin çalışma koşullarını da göz önüne alarak yapılmasını beklerdik. Halkımız tükettiği ürünler konusunda yanlış bilgilendirilmemeli. Bizlerin gönül rahatlığıyla tükettiği ürünleri, halkımız da sağlıkla tüketebilir" diye konuştu.

'MAGAZİN AMAÇLI HABER ZARAR VERİYOR'

Şubat başında yaş meyve sebzede insan sağlığına zararlı olgular bulunduğuna dair söyleme tepki gösteren ATB Başkanı Ali Çandır, şöyle dedi:
"Magazin amaçlı bu haberler kentimizin ekonomisine, ülke ekonomisine ciddi zarar veriyor. Biz zor dönemde tarımdan kaçışın durmasını, insanları tarıma motive etmeyi beklerken tarımın itibarını kaybettirecek bu tür haber ve söylemleri şiddetle kınıyoruz. Döllenmeyi arılar vasıtasıyla yapıyoruz. İlaç kullandığımız seralarda arıların yaşama şansı yok. Dolayısıyla ürün alma şansımız yok. İnsanların bunu anlaması lazım. Biz örtü altı üretiminde kış ortamında bahar mevsimi yaratarak bitkileri şaşırtıp o ürünü alıyoruz. Yaz aylarındaki gibi verim olmuyor ama kış ortamında üretim için seralar yapıyoruz. Kesinlikle üretimimizde zirai ilaç kalıntısına rastlamak mümkün değil."  

ÜRETİCİDEN HABERE TEPKİ

Özel bir televizyon kanalının, üreticilerin tarım ürünlerinde hormon kullandığını ve kullanılan ilaçların sebze meyvede kalıntı bıraktığını ileri sürdüğü habere, Antalyalı üreticiler tepki gösterdi. Antalya Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Vural Şahin, Antalya Ticaret Odası Başkanı Ali Çandır, Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, Antalya Komisyoncular Derneği Başkanı Nevzat Akcan ve bir grup üretici, Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hal Kompleksi'nde bir araya geldi. Kasalarla getirdikleri biber, çilek ve domatesleri yiyen üreticiler, yapılan haberin doğru olmadığını savunup protesto etti. Çiftçilerin bu türden haberlerle olumsuz etkilendiğini, işin aslının haberlerde konu edildiği gibi olmadığını belirten üreticiler, ürettikleri tarım ürünlerini hem tüketip hem de satarak geçimlerini sağladıklarını söyledi.

Antalya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Vural Şahin, 'Yemeğimize zehir katıyorlar' başlıklı haberin Türk halkının aklında soru işaretleri oluşturduğunu söyledi. Haberde zirai ilaçların eczanede yapıldığına dair söylem olduğunu da hatırlatan Şahin, "Tarım ilaçları eczanelerde satılmaz. Zirai ilaç bayilerinde satılır. Haberde üreticilerimizin ürünlere zehir enjekte ettiği söyleniyor. Böyle bir durum söz konusu bile değildir" dedi.

'ÇİFTÇİ SERUMLA YAŞIYOR, SERUMUN HORTUMUNU ÇEKMEK İSTİYORLAR'

Haberin bir talihsizliğe imza attığını belirten Nazif Alp ise Antalya tarımının kalbinden vurulduğunu söyledi. İlaçların gelişigüzel kullanılamadığını ifade eden Alp, "Artık benim çiftçim bilinçli. Yaptığı işi biliyor. Aldığımız ilaçların hepsi ruhsatlı. Hangi sebzeye hangi ilaç kullanılacaksa kontrollü yapılır. Kontrolsüz bir durum olduğu ortaya çıkarsa cezası büyüktür" dedi. Tarım Bakanlığı'nın açtığı kurslarla ezbere tarım döneminin sona erdiğini de belirten Alp, çiftçinin en az lise mezunu olduğunu söyledi. Yapılan haberin dava konusu olduğunu ve mahkemeye vereceklerini kaydeden Alp, "7 ülkeye ihracat yaparken kendi ayağımıza sıkmaya ne gerek vardı. Bazı çiftçilerimiz zor durumda. Çiftçim bitmiş serumla yaşıyor, serumun hortumunu da çekmek istiyorlar. Tarımı bırakalım mı, ekmeyelim mi?" diye konuştu.
 
Editör: TE Bilisim