Antalya'nın Kumluca ilçesinde çobanlık yapan Çelik ailesi, yaylaya göç etmek için hazırlıklara başladı. Yıl boyunca 6 ayrı noktada konaklayacak aile, küçükbaş hayvanlarını kırkıp, yayla yoluna düşecek.
Antalya'nın yüksek rakımlı ilçelerine bağlı yaylalarda yazı geçirmek ve hayvanlarının daha iyi beslenmesi için yola çıkacak olan Çelik ailesi, yıl boyunca 6 ayrı yerde konaklıyor. Kumluca, Korkuteli, Elmalı ve Finike ilçelerinin değişik yerlerinde otlatma alanlarının çok olduğu yerlere göç eden aile, bu yıl da yola çıkmadan önce hazırlıklara başladı. Aile küçükbaş hayvanlarını kırkıp, yaza hazırlayıp, ardından da yola çıkacak.
'HAYVANCILIK İÇİN MERA ŞART'
Hayvancılık yapmak için meranın şart olduğunu belirten 4 çocuk babası Ahmet Çelik (42), "Anamızdan doğduğumuzdan beri çobanız. 100 kadar keçimiz var. 150 kadar koyunumuz var. Hayvancılık iyi bir meslek ama önce meraya ihtiyacımız var. Başta mera olması gerekiyor. Bu hayvancılığın ilerlemesi amacıyla en azından bir sigorta. Bakanlarımız bunu dile getirdi. İnşallah tamamını da isteriz. Bir sağlık güvencemiz olsa başka hiçbir yatırım beklemiyoruz. Yetkililerimizden bakanlarımızdan tek ricamız bu" dedi.
'6 KEZ KONAKLAMA YERİ DEĞİŞTİRİYORUZ'
Yazın Korkuteli yaylası olan Çatma (Ziyaret) Yaylasına göç ettiklerini ve burada 2 ay kaldıklarını anlatan Ahmet Çelik, "2 ay sonra Elmalı Karagöl mevkiine taşınıyoruz. 2 ay orada duruyoruz. 2 ay sonra Elmalı Eskihisar köyüne tekrar güz sezonu olarak domates bozumuna gidiyoruz. Kış sezonu geliyor. Finike'ye geliyoruz. Yıllık 5-6 kere yurt değiştiriyoruz. Son günlerimizi yaşıyoruz. Şu anda Kumluca'dan yine yaylamız Çatma'ya nasip olursa yolculuğumuz başlayacak" diye konuştu.
'KEÇİLERİMİZİN KILLARINI KESİYORUZ'
Yazın sıcak olduğu için keçilerin kıllarını kestiklerini aktaran Ahmet Çelik, "Keçilerimizin kıllarını kesmezsek, bedene gelmez. Daha güzel bir görünümü olur. Keçilerimizi kırkarsak hem piresini, bitini atar. Gelişmesini daha güzel sağlar. Keçilerimizin bedenini kıl sıkar. Bu yüzden gelişemezler" dedi.
Ahmet Çelik'in oğlu Mehmet Çelik (18), "Ortaokul 8. sınıftan beri çobanlık yapıyorum. Daha güzel görünsün diye keçilerimizi kırkarken şekil veriyorum. Aynen kuaförlerimizin bizim saçlarına yaptığı gibi" diye konuştu.
'HER İŞİ AYNI ANDA YAPTIĞIMDAN BENİM İÇİN ZOR OLUYOR'
Muhsine Çelik (28) de "15-16 yıldan beri çobanlık yapıyorum. Eşim ve çocuklarımla beraber. 4 çocuğum var. Çocuklarım küçük daha. Benim için zor oluyor. Koyun ağılını süpürmesi. Yemek bulaşık çamaşır. Çocukların bakımı aynı anda zor oluyor. Kuzulara bakıyoruz. Kuzuların ağız yarası oluyor. Hastalığı oluyor. Onlara bakıyoruz. Çocuk gibi onları büyütüyoruz. Sürekli göç yapıyoruz. Yılda 4-5 sefer göç yapıyoruz. Yaylaya çıkıyoruz. Sahile iniyoruz. Bu yüzden hayatımız zor oluyor" dedi.
'TOROSLARIN BEKÇİLERİ YÖRÜKLERDİR'
Çelik ailesini ziyaret eden Kumluca Ziraat Odası Başkanı Hidayet Kökce de "Artık çobanlarımız yaylalara göçecek. Çünkü biraz da geç kaldı. Şubat ılık geçti. Mart soğuk geçti. Yaylalarda ot seviyesi yükselmediği için normalde mayısın ilk haftalarında göçerlerdi ama şimdi mayısın ortalarına kaldı. Torosların vazgeçilmezi, Torosların bekçileri Yörüklerdir. Ev yok tünek yok. Yerine göre elektrik yok. Su yok. Her zor şartlar altında üretmeye devam ediyorlar" diye konuştu.
 
Editör: TE Bilisim