MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın sürekli mazbata vurgusu yapması, seçimin ertesinde Anıtkabir ziyareti, her gün televizyonlardan dedikodu yayması, üzerinde özenle çalışılmış sinsi bir hazırlığın eseridir. Bu nedenle YSK, İstanbul'daki sandık yolsuzluklarına bigane kalamaz, vebale ortak olamaz, Türkiye'nin kaderiyle oynayamaz" dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Antalya'nın Manavgat ilçesinde, partisinin yeni dönemde seçilen 235 belediye başkanı ve 81 ilin il başkanlarıyla bir araya geldiği kampın kapanış konuşmasını yaptı. Genel başkan yardımlarının da tam kadro katıldığı toplantıda konuşan Bahçeli, 'Cumhur İttifakı'nın hamurunun temiz olduğunu belirterek, dönemsel arzuların mahsulü, değişken tutumların malumu olmadığını söyledi. Bahçeli, "Dikkat etmemiz ve üzerinde titrememiz gereken en önemli hususlardan birisi de budur. 31 Mart seçimlerinde özellikle üç büyük şehirde CHP'nin başını çektiği sorunlu ve şüpheli ittifakın sonuç alması elbette tüm yönleriyle analiz edilmelidir. Kötümserliğe gerek yoktur, karamsarlığa geçit yoktur. Bu kapsamda soğukkanlı ve sağduyulu değerlendirmeler yapmak elzemdir. Önemle ifade etmek isterim ki İstanbul, Ankara, İzmir büyükşehir belediyelerinin CHP'nin yönetimine geçmesi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne güvensizlik olarak görülmemelidir. Kaldı ki CHP'nin ulaştığı sonuçlar abartılmamalıdır. Nitekim ittifak halinde aldıkları oy oranı Cumhur İttifakı'nın çok gerisindedir" diye konuştu. 

'HİÇ KİMSE BİZE DEMOKRASİ BİLİRKİŞİLİĞİ YAPMASIN'

Milletin verdiği karara riayet edip, saygı duyacaklarını belirten Bahçeli, sandığa yansıyan hür, tertemiz ve şaibesiz iradeye sonuna kadar sadakat göstereceklerini dile getirerek, "Hiç kimse bize demokrasi ahkamı kesmesin. Hiç kimse bize demokrasi bilirkişiliği yapmasın. Hiç kimse demokrasi dersi vermeye çalışmasın. 15 Temmuz gecesi hainlerin lehine kadeh kaldıran şahsın Edirne'ye belediye başkanı olmasını, sırf sandıktan çıktı, diye ahlaken kabul edemeyiz. TKP'den Tunceli Belediye Başkanı olan şahsın Dersim dayatmasına hoşgörü gösteremeyiz, Mustafa Kemal Atatürk'ün mirasına gölge düşürme izansızlığına duyarsız kalamayız. Ne yapalım, 'seçildi' diyerek komünist şarlatanlığa göz mü yumalım? Ne diyelim, 'Varsın Tunceli de Dersim olsun' kepazeliğine sessiz mi kalalım? Herkes kabul etse Milliyetçi Hareket kabul etmez, herkes teslim olsa Milliyetçi- Ülkücü Hareket teslim olmaz, olmayacaktır" dedi.

'31 MART'TA PKK, CHP'NİN LEHİNE ÇALIŞMADI MI?'

"Türkiye düşmanlarına tekmil veren, işgal ve ihanete tezahürat yapan kim olursa olsun, böyle kişiler katıldıkları seçimde kullanılan oyların tamamını alsalar bile, maşeri vicdanda her zaman sorgulanacaklar, meşruiyetleri tartışmaya açık kalacaktır" diyen Bahçeli, şöyle devam etti: "Biz bu aziz vatanı sandıkta değil savaş meydanlarında kurtardık. Bilfarz, Damat Ferit, Gazi Mustafa Kemal ile seçime girseydi ve oyların kahir ekseriyetini almış olsaydı, ne yapacaktık, ne diyecektik? İhanet ödüllendirilip, ibra edildi, diye suskun mu kalacaktık? 31 Mart'ta PKK, CHP'nin lehine çalışmadı mı? 31 Mart'ta FETÖ karanlık propagandasıyla zilletin yanında durmadı mı? Türkiye'nin siyasi ve ekonomik yıkımını hedefleyen iç ve dış odaklar CHP'nin taşeronluğuna umut bağlamadı mı? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına onca usulsüzlük, onca haksızlık, onca sandık hileleriyle seçilen şahsın Saraçhane'deki konuşmasında selamladığı iç ve dış odaklar hala mı tehdidin anlaşılmasına yetmedi? Terörist Demirtaş övgüleri yakın tehlikenin işareti sayılmayacak mı? FETÖ'cüler kimi kutladı? PKK'lılar kimin için sevindi? İki gün önce CHP'nin destekçisi PKK'lı teröristler dört vatan evladını Türkiye-Irak sınırında şehit etmedi mi? 'Kanırta kanırta kazanmak'tan bahseden, Sayın Binali Yıldırım'ın fotoğrafını paylaşıp bir bardak soğuk su içmesini öneren alçak FETÖ'cüler kimin şakşakçılığına soyundular?"

'YALANLARA KANACAK YOKTUR'

"'Artık normalleşme zamanıdır' diyerek gizemli mesajlar veren, 'Hiddetle yola çıkanlar kaybedecek' sözünü dillendirip Ahmet Yesevi istismarıyla kahinlik yapan siyasi eskiler, içinden çıktıkları partileriyle hesaplaşmak için CHP'yi siper olarak kullanıyor" diyen Bahçeli, şunları kaydetti:
"Neymiş, 30 kilometre ötesini görebilen dürbünleri varmış da, önceden olacakları öngörüyorlarmış. Bunlar anlaşılan dürbünün tersinden bakıyorlar. Sevsinler sizin küf bağlamış dürbününüzü. Bu nedenle de haksızlığa uğramışlar. Bir metre önünü görmekten acizlerin ellerinde dürbün varsa, bizde de teleskop vardır. Bu sayede siyasetin kara deliklerini görmekle kalmıyoruz, maksatlarını da deşifre ediyoruz. Aldatmaya gerek yoktur. Aldanacak yoktur. Yalanlara kanacak yoktur. Oyuna gelecek hiç yoktur. Bir yanda ekonomik teröristler Türk Lirasının değerine saldırırken, diğer yanda CHP-İP-HDP bu hain operasyona teşrifatçılık ve kuryelik yapmaktadır."

'TUZAKLARI AĞIRDAN ALMAYALIM'

Bir yanda ekonomik sorunlardan şikayet edip, diğer yanda 'Türkiye'de can ve mal güvenliği yok, sıcak para niye gelsin?' diyen siyasetçilerin Türkiye'yi kötüleme yarışının alenen ortada olduğunu savunan Bahçeli, şöyle konuştu: "Ülkemizi layık olmadığı bir durumda gösterip jurnal rekabetine girenler yerli değildir, milli değildir, ahlaklı değildir, samimi hiç değildir. Kızgın demiri soğutalım soğutmasına ama demlenen ihanetin, demir alan melanetin ısınan tuzak ve tertiplerini de ağırdan almayalım. Kimseyi dışlamayalım, kimseyi öteki görmeyelim, buna varız, bugüne kadar söylediklerimiz ise bunlardır. Ortak akıl, ortak vicdan, ortak vizyon, ortak değerler vazgeçemeyeceğimiz milli ilke ve inançlarımızdır. Bunlara diyecek bir şey olmayacaktır. Fakat aklı kiralık, vicdanı karanlık, değerleri bulanık olan çevrelerle sırf arıza çıkarmasınlar bahanesiyle Türkiye ortak paydasında nasıl buluşacağız? Bunu nasıl başaracağız?"

'CUMHUR İTTİFAKI AYAKTA KALAMAZSA TÜRKİYE'NİN BOĞAZINA SARILACAKLAR'

Tuzağa düşülmediğini dile getiren MHP lideri Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Atatürk'ün partisinin Türkiye muhaliflerinin çatı kuruluşu, Türk düşmanlarının ana karargahı, HDP'nin ana kucağı haline gelmesi vahim bir senaryonun varlığına çok net işarettir. Bu senaryonun makul ve mantıki hiçbir yanı görülemeyecektir. Zillet denklemi ilk önce 7 Haziran sonrası takviye ve temin edilmişti. Dış güçler, muhasım odaklar Türkiye'yi bu şekilde teslim alacaklar, istedikleri tavizleri koparacaklardı. Her şey planladıkları gibi gitseydi PKK'nın meşruiyeti sağlanacaktı. HDP devlet yönetimine getirilecekti. AK Parti'yle köprüleri atan FETÖ, bu sayede kaleyi içten çökertecekti. Türkiye federasyona sürüklenecek, bölücülük resmiyet kazanacak, vatan darboğaza düşecekti. Buna izin vermedik, bu tuzağa düşmedik. Ancak 31 Mart'tan sonra PKK bu defa büyükşehir belediyelerine CHP'nin taşıyıcı bedenliğiyle nüfuz edecektir. Dağlarda kovaladıklarımız belediyelere konuşlanacaktır. Bu gidişle FETÖ, kaybettiği mevzileri yerel yönetimler üzerinden tekrar kazanacaktır. Bundan sonra Antalya'da hainler daha fazla cirit atacaktır. Karşımızdaki operasyon küreseldir, mazisi iki asra dayanmaktadır. Bize göre tüm hesaplar 2023'e göre yapılmıştır. Eğer Cumhur İttifakı ayakta kalamazsa, bundan sonra yerel yönetimler kanalıyla palazlanan PKK'lılar, FETÖ'cüler, geziciler, çukurcular, Sorosçular, teslimiyetçiler daha da güçlenerek Türkiye'nin boğazına sarılacaklardır. Hesap kirlidir. Hesap karanlıktır. Hesap vandaldır. Bunu görmek, bunu bilmek lazımdır."
 
'YSK, TÜRKİYE'NİN KADERİYLE OYNAYAMAZ'

İstanbul seçimiyle ilgili de açıklamalarda bulunan Bahçeli, "İstanbul'daki seçimlere şaibe karıştırılması, uzun vadeli pis bir senaryonun ilk etabı" dedi. Bahçeli, "Sandığa gölge düşürülmesi, Büyükçekmece ve Maltepe'de yaşanan sahtekarlıklar şiddetli bir dalganın ilk habercileridir. Gelişmelere milli beka zaviyesinden bakmak çok mühimdir. CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın sürekli mazbata vurgusu yapması, seçimin ertesinde Anıtkabir ziyareti, her gün televizyonlardan dedikodu yayması, üzerinde özenle çalışılmış sinsi bir hazırlığın eseridir. Bu nedenle YSK İstanbul'daki sandık yolsuzluklarına bigane kalamaz, vebale ortak olamaz, Türkiye'nin kaderiyle oynayamaz" dedi.

'YSK, MEŞRU VE HUKUKİ DESTEK ALACAK MI?'

Olağanüstü itiraza konu olan iddiaların tam ve eksiksiz incelenip, adalet ve hakkaniyete uygun sonuçlandırılmasının, YSK'nın tarihi görevi olduğunu kaydeden Bahçeli, "Bizim merakımız YSK'nın bu kadar ağır bir yükün altından nasıl kalkacağıdır? YSK herhangi bir şekilde meşru ve hukuki bir destek alacak mıdır? İçişleri ve adalet bakanlıklarıyla birlikte MİT ve emniyet birimleri lazım gelen bilgileri paylaşıp olağanüstü itiraz sürecinin sağlıklı ve vicdanen isabetli bir netice vermesine katkı sunacaklar mıdır? Varsayalım ki FETÖ'cüler tespit edildi. Buna rağmen YSK seçim yenileme kararı almazsa 15 Temmuz'da şehit düşen 251 vatan evladının yüzüne mahkeme-i kübrada nasıl bakılacaktır? 2 bin 193 gazinin hakkını hukukunu kim koruyacaktır? Hatta 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nün isim değişikliği gündeme getirilecek midir?" diye konuştu. 

'İSTANBUL'DA SEÇİM TEKRARI BEKA MESELESİDİR'

"YSK'nın 7 asil, 4 yedek üyesinin zillete göz yummaması gerekir" diyen Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:"İstanbul'da seçim tekrarı beka meselesidir. Ne İstanbul ne de Türkiye sokakta bulunmuştur. Nice bedeller ödeyerek devletimizi kurduk. Nice badirelerden geçerek vatanımızı kurtardık. Nitekim Türkiye düşmanlarına çalınmış oylarla hiçbir vatan köşesini veremeyiz, vermemeliyiz. Büyükşehir belediyelerinin imkanlarıyla şöhret, makam ve para sahibi olmak için kollarını sıvayanlara sessiz kalmak, tepkisiz durmak, hukuk ihlallerine, adalet ihmallerine kulak tıkamak biliniz ki Türkiye'yi ateşe atmak demektir. Mesele şu kadar belediye senin, bu kadar belediye benim meselesi değildir. Mesele az yedim, çok kazandım meselesi hiç değildir. Türkiye'yi dört bir koldan kıstırmak, sonrasında yıkmak, bu olmuyorsa tamamen bağımlı ve sömürge artığı bir ülke haline getirmek için çok şer ve melanet bir cephe oluşturulmuştur. Mühürlü kalpler bu tehlikeyi anlayamaz. Üç maymunu oynayan menfaat çeteleri adım adım genişleyen bu anaforu emin olunuz ki idrak edip özümseyemez."

EKREM İMAMOĞLU'NA ELEŞTİRİ 
                                 

MHP lideri Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, koltuğuna oturur oturmaz belediyenin ve bağlı kuruluşlarının elektronik veri tabanı ve altyapılarında inceleme ve araştırma yaptırmaya kalkışmasının, iyi niyetli ve safiyane idari tasarruf olarak görülemeyeceğini savundu. Bahçeli, "Zannedersiniz her şey bitmiş, geriye kala kala veri tabanını incelemek kalmıştır. Bu telaş niyedir, bu acelecilik neye yorulmalıdır? Bir nevi kozmik oda operasyonunu andıran bu girişimin İstanbul 4. İdare Mahkemesi tarafından durdurulması isabetli olsa da zorlama ve dayatmalar anlaşılan son bulmayacaktır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi veri tabanının kimlerin eline geçeceği meçhuldür. Patlıcan meraklısı olanların musakkayı küçümsemeleri meselenin bir diğer tuhaf ve tutarsız yanıdır. İstanbul'da bir şeyler olmuş, olmaya da devam etmektedir. Bu gelişmeler karşısında Türkiye ittifakından bahsetmek kafamızdaki soru işaretlerini çoğaltmıştır" diye konuştu.

'CUMHURBAŞKANIMIZIN TÜRKİYE İTTİFAKI İLE NEYİ KASTETTİĞİNİ BİLEMEYİZ'

Ülke bazlı, coğrafya tabanlı siyasi ittifak olmayacağını belirten Devlet Bahçeli, 82 milyon Türk vatandaşının inancının, irfanının, acısının, ahlakının, anısının, adının bir olduğunu söyledi. Bahçeli, konuşmasını şöyle tamamladı:"Bizim ittifakımız cumhurladır. Bizim ittifakımız vatan ve millet sevgisinde erimiş AK Partili kardeşlerimledir. Milli beka mücadelesinde siyasi görüş ayrılıklarımızı elbette kenara itmeliyiz. Biteviye söylediğimiz de budur. Cumhur İttifakı siyasi kaygı ve gayelerle kurulmamıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın Türkiye ittifakıyla neyi kastettiğini elbette bilemeyiz. Ancak konunun başta gazeteler ve televizyonlar olmak üzere, her zeminde, özellikle zillet ittifakı tarafından istismar edildiğini de görüyor ve çok yakından takip ediyoruz. Bizim bildiğimiz Cumhur İttifakı'dır. Bizim inandığımız milli birlik ve beraberliktir. Bizim amacımız milli bekayı sonsuza kadar yaşatmaktır. Öncelikli gündemimiz Cumhur İttifakı'na yönelik sabotajlara asla fırsat vermemektir. Birer birer gün yüzüne çıkan sabotajcıların aradıkları imkanı fikri veya siyasi muhtevada sunmamak ikinci gündem konumuz olmalıdır. Ekonomideki yapısal sorunlara odaklanmak asıldır. Milli güvenliğimizi yakından etkileyen çetrefilleşmiş sorunlara kafa yormak esastır. Buna diyecek bir şeyimiz yoktur. Seçim tartışmaları artık hukukun konusudur. Ama görüşlerimizi paylaşmak en doğal hakkımızdır. Yanlışa yanlış demek ahlak ve adamlığımızın alametifarikasıdır. Haine hain demek cesaretimizin nam ve şerefidir."

BAHÇELİ: İSTANBUL'DA SON SÖZ SÖYLENMEMİŞTİR

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerine yönelik yaptığı değerlendirmede, mazbata almakla işin bitmediğini söyledi. Bahçeli, "Süreç sonlanmamıştır. Şimdi söz sırası Yüksek Seçim Kurulu'nundur. Biz demokrasiye ve hukuka saygılıyız. Millet iradesine elbette bağlıyız ve saygı duyarız. Ancak sandık hilelerine tahammül göstermemizi de hiç kimse beklememelidir. Henüz her şey bitmiş değildir. Adalet son mercidir. Fakat son söz söylenmemiştir" dedi.

Devlet Bahçeli'nin başkanlığında, MHP, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin ardından süreci değerlendirmek amacıyla Antalya'nın Manavgat ilçesinde, 81 il başkanı ve 235 belediye başkanı ile otelde kampta bir araya geldi. MHP Genel Teşkilatı'nın tam kadro katıldığı ve 2 gün sürecek kampın açılış konuşmasını yapan MHP lideri Devlet Bahçeli, yerel yönetimlerin insana hizmetin ilk zemini olduğunu söyledi. Konuşmasının ilk bölümünü yerel yönetimlere ayıran Bahçeli, yönetimde bulundukları belediyelerde kalp kırmayacaklarını söyledi. Belediye başkanlarına nasıl bir yönetim anlayışına sahip olmaları gerektiğini anlatan Bahçeli, "Önce tedbir sonra tevekkül diyeceğiz. Meselelere stratejik bakacağız. Dinleyeceğiz, hissedeceğiz ve tatbik edeceğiz. Bahane değil, iş üreteceğiz. Cumhur İttifakı'nın ve MHP'nin itibarını asla lekelemeyeceğiz" diye konuştu.

'NAMERDE EYVALLAH ETMEYECEĞİZ'

Belediyelerin haksız kazanç kapısı olmadığını vurgulayan Bahçeli, belediyeciliğin 5 yıllık saltanat yeri de olmadığına dikkati çekti. Vatandaşlarla empati yapmayan belediye yönetimlerinin akıbetinin kayıp olduğunu belirten Bahçeli, "31 Mart seçimlerinde Türk milleti MHP'ye önemli bir destek vermiştir. Tuzakları boza boza bugüne geldik. Aldığımız sonuçlar bize yeter demeyeceğiz. Mert olacağız, namerde eyvallah etmeyeceğiz. Hukukun çizgisinden, helalin yolundan asla savrulmayacağız. Millet sevdasından bir an olsun ayrılmayacağız. Çalışmaktan gocunmayacağız. Varsın birileri dedikodu yapsın, biz işimize bakacağız. Dikkat ediniz, belediye haksız kazanç kapısı değildir. Belediye partizanlık, yandaşlık, yağcılık, beleşçilik, bencillik, 5 yıllık saltanat demek hiç değildir. Allah korkusu olmayan belediye yönetimlerinin sonu karanlıktır. Geçmişte bu yola sapanlar, aramızdan birer birer ayrılıp gitmişlerdir" ifadelerini kullandı.

'SIRTIMIZDAKİ KENELERİ BİRLİKTE TEMİZLEDİK'

31 Mart seçimlerinde Türk milletinin MHP'ye çok değerli bir destek verdiğini kaydeden Bahçeli, bu desteği heba ve heder edemeyeceklerini söyledi. Bahçeli, "Milletimizin güvenini sarsamayız. Hayal kırıklığına uğratamayız. MHP manşetleri yene yene düştüğü yerden dev gibi doğrularak müstesna bir başarıya imza atmıştır. İnandık, ihanete birlikte direndik. Yolumuza çıkan sırtlanları kenara ittik, sırtımızdaki keneleri el birliğiyle temizledik" dedi.

'ŞAŞKINLIKTAN ŞOKA GİRDİLER'

İlkel saldırılara boyun eğmediklerine vurgu yapan Bahçeli, "Dedik ki vatan bölünmeyecek, bayrak inmeyecek, ezan susmayacak, Türkiye sonsuza kadar var olacak. Milli bekamız üzerinde oyun oynayanlara sonuna kadar direnç gösterdik. Yapamayacağımızı söylediler. Öyle bir yaptık ki şaşkınlıktan şoka girdiler. Bilmiyorlardı ki küllerimizden yeniden doğarız. Toparlanamaz demişlerdi" diye konuştu.

'CUMHUR İTTİFAKI 31 MART'TAN ZAFERLE ÇIKMIŞTIR'

Yerel seçimlerde bazı yerlerde haklarının yendiğini ileri süren MHP Genel Başkan Devlet Bahçeli, şöyle devam etti: "Adana Kozan'da hakkımız yenmiştir. Iğdır'da hakkımız gasbedilmiştir. İstanbul Maltepe'de önümüz kesilmiştir. Bu başarı milletimizin bize duyduğu güven duygusunun müessir eserliğidir. 31 Mart'ta 1389 belediyenin 987'si Cumhur İttifakı'nın siyasi sorumluluğuna teslim edilmiştir. Belediye başkanlıklarının yüzde 72'si Cumhur İttifakı'nı oluşturan MHP ve AK Parti'nin yönetimine geçmiştir. Samanlıkta iğne arayanlar, çalı gibi yoklayanlar, karanlıktan aydınlığa taş fırlatanlar bu gerçeği örtemezler. Hakikatin ışığını perdeleyemezler. Biz millet ne diyor ona bakıyoruz. Tarih ne diyor, ecdat ne diyor, onu hissediyoruz. Bunların dışında kim ne söylüyorsa fuzuli laf kalabalığıdır. Münafıkların ilkesizlikleri ayaklarımızın tam altındadır. Kuşkusuz çiğnenmeye müstahaktır. Bir adama bakarsınız adam mı diye, bir de lafa bakarsınız laf mı diye. Karşınızda saf saf dizilen ihanet mangasının ne adamlıktan nasipleri ne de laflarının en ufak kıymeti harbiyesi vardır. Cumhur İttifakı 31 Mart'tan zaferle çıkmıştır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi güçlü şekilde tescillenmiştir. Kıskanan varsa buyursun kıskansın. Çekemeyen varsa durmasın çatlasın."

'BİZİM LÜGATİMİZDE BÖYLE BİR ŞEY YOK'

Siyaseti zaman doldurmak, meşgul olmak için değil, zamanın rotasını Türk milletinin lehine dönüştürmek için yaptıklarını vurgulayan Devlet Bahçeli, "Korkarak, vehmederek, basit hesaplar yaparak, sinsi planlara meylederek, egolarımızın boyunduruğuna girerek hiçbir yere gidemeyeceğimiz açıktır. Gelişmeler karşısında cesaret gösteremeyen esaret altına girecektir. Akılsız cesaret körlük, sevgisiz siyaset köhneliktir. Sevmek için yürek, sürdürmek için de emek şarttır. Çok şükür biz de hem mangal gibi yürek hem de fedakârlıkla perçinlenmiş emek vardır. Cehaletin olduğu yerde zekânın fenerleri sönüktür. Korkaklığın olduğu yerde zafer fikri siliktir. İmkansızlık sadece acizler için geçerlidir. Bizim lügatimizde böyle bir şey yoktur" dedi.

'OY ORANIMIZ YÜZDE 18,81'DİR'

Bahçeli, 31 Mart seçimlerinden sonra kötü niyet ve hedef sahiplerinin daha da gün yüzüne çıktığını söyledi. Özellikle Cumhur İttifakı'nı karalamak ve siyasi hesaplarla yaralamak için organize bir şebekenin tedavülde olduğunu belirten Devlet Bahçeli, "Bilhassa partimizin il genel meclis seçiminde aldığı yüzde 18,81 oy oranını diline dolayıp, Cumhur İttifakı'nın hisarlarında gedik açmak için el ovuşturan fırsatçılar, fitne nöbetine girmişlerdir. Halep oradaysa arşın sandıkta, YSK'nın tespitlerindedir ve oy oranımız yüzde 18,81'dir. 18,81; 1881'dir, o da Atatürk'ün doğumudur. Milliyetçi Hareket Partisi'ne AK Parti'den kayış olduğunu söyleyerek Cumhur İttifakı'na suikast düzenleyen, muazzez birlikteliğimizi sabote etmeye kalkışan nifak yuvaları, şu işe bakınız ki, oldukça faaldir. Emel sahiplerinin maskeleri düşmüştür. Biz bunların alayını biliyor ve tanıyoruz. Ne yapmak istediklerini, nereye varmayı planladıklarını az çok fark ediyoruz" diye konuştu.

FEHMİ KORU'YA SERT ELEŞTİRİ

Gazeteci Fehmi Koru'ya sert eleştirilerde bulunan Bahçeli, şunları kaydetti:"Mesela FETÖ'nün Fehmi'si, Pensilvanya'nın korusu, alenen husumet aşılamaya çalışmaktadır. Öteden beri kronik MHP düşmanı olan bu zat, anlaşılan 15 Temmuz'un rövanşını almak için kuyruğa girenler arasına adını çoktan yazdırmıştır. Bu şahsın hâlâ elini kolunu sallayarak geziyor olması hayret verici bir garabettir. 31 Mart'ta zillet ittifakının kısmi mevzi kazanmasından ümitlenen ihanet lobisinin yüzüne kan gelmesi, cüretkârlıkta merhale kaydetmesi ibretlik bir tablodur. Pensilvanya korosunun eski gazeteci kadrosundan olan melun şahıs, Cumhur İttifakı içinde MHP'nin, AK Parti'nin altını oyduğunu iddia etmiştir. AK Parti'nin ittifakta eridiğini alçakça ileri sürmüştür. Hıyanetin korusu, AK Parti'nin, eski güzel günleri canlandırmaya yarayabilecek daha az zararlı bir müttefik bulmasını utanmadan, sıkılmadan teklif edebilmiştir. Hatta AK Parti'nin kendisine daha yakın, ülkeyi birlikte daha rahat yönetebileceği bir müttefik bulmasını önermiştir. Kızarmayan yüzlü, yaşarmayan gözlü, malum görevli devrededir."

'BULANIK DÖNEMLERİN KALEMŞORU'

Fehmi Koru'ya yönelik eleştirilerini sürdüren Bahçeli, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimindeki organize usulsüzlüklerin ve sandık yolsuzluklarının üstünü örtercesine sonuçların hiç uzatılmadan kabulünü söyleyen bu köksüzün tekrar başını kaldırması, 15 Temmuz şehitlerine büyük bir haksızlık ve hakarettir. Türkiye'yi yöneten parti bellidir. Hükümet bellidir. Cumhurbaşkanımız ve Bakanlar Kurulu görevinin başındadır. Milliyetçi Hareket Partisi ise TBMM'de denge ve denetleme görevini icra konusunda sorumluluk üstlenmiştir. FETÖ'nün gazeteci kisvesindeki elamanı, eğer yanlış değerlendirmiyorsak, AK Parti'nin, bizatihi kuyusunu kazanlara kucak açmasını, yani eski müttefikleriyle tekraren beraber olmasını dilemektedir. Bu husumet odağı ne hakla, hangi yüzle yazıp çizmekte, bunları nasıl söyleyebilmektedir? Puslu ortamların, bulanık dönemlerin kalemşoru olan bu şahsın nedametini duyan, geçmişinden dolayı utanç duyduğunu gören var mıdır? FETÖ'nün korusu kime ne anlatıyor, hangi kripto mesajları veriyor?" diye konuştu.

'İTTİFAKIMIZ KONJONKTÜREL DEĞİLDİR'

Devlet Bahçeli, Milliyetçi Hareket Partisi'yle AK Parti'nin ittifakından rahatsız olanların Türkiye'den rahatsız olan mihraklar, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni yıkmak isteyen müptezeller olduğunu söyledi. Cumhur İttifakı'nı hazmedemeyenlerin 15 Temmuz'da yarım kalan hıyanetlerini tamamlamak isteyen reziller olduğunu kaydeden Bahçeli, şöyle devam etti: "Bizim ittifakımız konjonktürel değildir. Bizim ittifakımız pazara kadar değildir. Bizim ittifakımız çıkar ve pazarlığa dayalı değildir. Bizim ittifakımız siyasi alışveriş üzerine bina edilmiş değildir. Cumhur İttifakı, Türk milletinin muhteşem iradesiyle temellenmiştir. Cumhur İttifakı Türk tarihinin mirasıyla harcı karılmıştır. 7 Ağustos Yenikapı ruhunun müktesebatıyla çatısı örülmüştür. 16 Nisan halk oylamasının muzafferliğiyle pekişmiş, 24 Haziran seçimlerinin mecmuuyla güçlenmiştir. Cumhur İttifakı Türkiye'dir, ihanete karşı engel, işgale karşı direniş, yerli ve yabancı şer cephesine karşı muhkem siperdir. Cumhur İttifakı'nın Türkiye'nin kurtuluş umudu olduğuna inanıyoruz. Eğer gevşersek, eğer taviz verirsek, eğer oyuna gelirsek Türkiye'nin ödeyeceği çok ağır bedeller olacağını biliyoruz."

'KABUS SENARYOLARI ALÇAKÇA DOLAŞIMA SOKULMAKTADIR'

Terörü önleme adı altında kendilerine Soğuk Savaş sonrası yeni bir öteki yaratmış olan küresel güçlerin açıkça Türkiye'nin çevresini kuşatmakta olduğunu kaydeden Devlet Bahçeli, "Sudan, Yemen, Filistin, Cezayir, Libya, Suriye, Venezuela ağır sorunlarla boğuşmaktadır. S-400 krizi, F-35 gerilimi, ABD'nin terör örgütlerine verdiği destek şirazesinden çıkmış durumdadır. Aynı merkezden tertip ve kontrol edilen çok şiddetli siyasi ve ekonomik operasyon dalgası Türkiye'yi hedef almaktadır. İngiltere menşeli bir gazete her gün zehir kusmaktadır. Ekonomimiz üzerinde kara bulutlar dolaştırılmakta, kabus senaryoları alçakça dolaşıma sokulmaktadır" dedi.

'MAZBATAYI TÜRKİYE ALEYHTARI MEVZİYE DÖNÜŞTÜREN GAFİLLER'

FETÖ'cülerin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi üzerinden ganimet avcılığına soyunduklarını belirten Bahçeli, Afrika ülkelerinde FETÖ'cülerin tezgahıyla mazbata koroları kurulmakta olduğunu söyledi. Bahçeli, "Mazbatayı Türkiye aleyhtarı mevziye dönüştüren gafiller küresel kullanıma hazır olduklarını göstermek için her yola müracaat etmektedir. Döviz kurlarındaki dalgalanmalar siyasi sürece adeta çivilenmiştir. Türkiye çok tehlikeli bir girdaba yuvarlanmaktadır. Sokaklar karıştırılmak, kaos dinamikleri harekete geçirilmek istenmektedir. Ekonomik saldırılara mihmandarlık yapan siyasetçilerin gözünü kin ve nefret bürümüştür. CHP-İP-HDP-PKK-FETÖ ortaklığı çok vahim boyutlara ulaşmıştır. Ekrem İmamoğlu terörist Demirtaş'a methiyeler düzmekte, Ermeni'sinden Rum'una ne var ne yok selam göndermektedir" diye konuştu.

'LEŞ AVCILARINA İZİN YOK'

Cumhur İttifakı'nın Türkiye'den asla vazgeçmeyeceğine vurgu yapan Devlet Bahçeli, şöyle konuştu:
"Cumhur İttifakı milli hedeflerden sapma göstermeyecektir. Siyasetin eskileriyle yeni sayfa açmak isteyen zalimlerin, Cumhur İttifakı'nın kristalize ruhunda çatlaklar oluşturmaya çalışanların hevesleri kursaklarında kalacaktır. Leş avcılarına izin yoktur. Kavga bekleyenlere müsamaha yoktur. İhtilaf bekleyenlerin, itilaf gözleyenlerin şansı yoktur. Türkiye'yi teslim almak için Cumhur İttifakı'nın zaaf anını kollayanlara ant olsun göz yummak söz konusu olmayacaktır. MHP ile AK Parti çelikten iradedir, bu irade Türkiye düşmanlarına göz açtırmayacaktır. Hiç kimse boşuna beklemesin, boş yere hayal kurmasın, Cumhur İttifakı Türkiye'yi 2023'e taşıyacaktır."

'İSTANBUL'DAKİ SEÇİMLERE ŞAİBE KARIŞMIŞTIR'

CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın 31 Mart'tan 17 gün sonra, yani 17 Nisan'da mazbatasını alıp, görevine 'şimdilik' başladığını belirten Bahçeli, "Musakka edebiyatından veri tabanı ve altyapıyı kopyalama teşebbüsüne kadar mazbatalı şahıs gizli bir gündem çerçevesinde faaliyetlerini hızlandırmıştır. Ancak olağanüstü itiraz süreci de çalışmaktadır. İstanbul'daki seçimlere şaibe karışmıştır. İstanbul'daki seçimlere derin ve delilli usulsüzlükler hakimdir. Büyükçekmece ve Maltepe'de gün yüzüne çıkan vahim iddialar yenilir yutulur türden değildir. En doğru, en makul kararı Yüksek Seçim Kurulu verecektir. Bize göre İstanbul'daki seçimin yenilenmesi maşeri vicdanı rahatlatacaktır. 17 gün boyunca mazbatayla yatan, mazbatayla kalkan, toplumu kutuplaştıran, siyasi tartışmaları stadyumlara kadar taşıyan Sayın İmamoğlu ve partisi büyük bir yanlışın faili olmuşlardır" ifadelerini kullandı.

'İSTANBUL'DA SON SÖZ SÖYLENMEDİ'

Mazbata almakla işin bitmediğine dikkati çeken Bahçeli, "Süreç sonlanmamıştır. Şimdi söz sırası Yüksek Seçim Kurulu'nundur. Biz demokrasiye ve hukuka saygılıyız. Millet iradesine elbette bağlıyız ve saygı duyarız. Ancak sandık hilelerine tahammül göstermemizi de hiç kimse beklememelidir. Henüz her şey bitmiş değildir. Adalet son mercidir. Fakat son söz söylenmemiştir" dedi.

ÜÇ ESKİ BAŞKANI SAHNEYE ÇAĞIRDI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, konuşmasının sonunda Türkiye- Irak sınırında şehit olan askerleri andı. Konuşmasının ardından Devlet Bahçeli, 31 Mart yerel seçimlerinde MHP'nin adayları olan Adana Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hüseyin Sözlü, Mersin Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hamit Tuna ve Tarsus Belediye Başkan adayı Şevket Can'ı sahneye çağırdı. Bahçeli, "Belediye başkanlıklarında büyük hizmetleri bulunan bu dava arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Kendileri Milliyetçi Hareket Partisi'nin gönül belediye başkanlarıdır. HDP, CHP, İP bugün için önünü kesmiş olabilir, ama hepsi yerle bir olduklarından bunlar Türkiye'yi yöneteceklerdir" dedi.
Toplantı öğleden sonra basına kapalı devam edecek.
Editör: TE Bilisim