Dünya nüfus artışına paralel olarak gıda ihtiyacının karşılanması, tarım sektörünü, yaşadığımız yüzyılın en stratejik sektörlerinden biri haline getirmiştir. İnsanın hayatiyetini sürdürebilmesi, beslenmesi için gerekli gıda maddesi ve hammadde üreten tarım sektörünün ikame kaynağı bulunmamaktadır. Bireyin aktif ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için gerekli olan besin ihtiyaçlarını karşılayabilmek amacıyla yeterli, sağlıklı, güvenli ve besleyici gıdaya fiziksel ve ekonomik bakımdan sürekli ulaşabilmesi en temel insan hakkıdır. Gıdasını üretemeyen toplumlar tam bağımsız ve özgür olamazlar. Özgürlüğümüzün yolunun gıdamızın milli imkânlar ile karşılanmasından geçtiğini unutmamalıdır. İnsanlık her yıl dünya nüfusunun tamamını besleyecek miktarda gıda üretiyor olmakla birlikte bugün, dünyada hala 800 milyona yakın insan açlık çekmektedir. İsraf, kayıplar, savaşlar ve gıdanın adaletsiz dağıtımı açlık sorununun devam etmesinin en önemli faktörlerindendir. Ülkemiz coğrafi konumu, iklim şartları, genç nüfusu, genişleyen iç ve dış pazarı sayesinde birçok ülkeye kıyasla gıda üretiminde oldukça avantajlı bir konumdadır. Bir başka açıdan gıda, pek çok mikrobiyolojik, kimyasal ve fiziksel tehlikenin kaynağı olabilmektedir Dünyada her yıl milyonlarca insan gıda kaynaklı etkenlerden dolayı hastalıklara maruz kalmakta, dolayısı ile hayatını kaybetmektedir. Gerekli tedbirler alınmadığı takdirde birincil üretim dâhil üretimden tüketime uzanan gıda zincirinin her aşamasında gıdaya bulaşması muhtemel hastalık etkenleri ve kimyasal kirleticiler gıdayı insan sağlığı açısından tehlikeli hale getirmektedir. . Güvenilir gıda ve sağlıklı beslenme sağlık giderlerinde de tasarrufa imkân sağlayacaktır. Gıda güvenilirliğine yönelik çalışmalarda Tarım ve Orman Bakanlığı, Üniversiteler, sivil toplu kuruluşları, üretici birlikleri ve kooperatifler ve sektörle işbirliğini geliştirmesi ve güvenilir gıdayı tercih etme ve tüketme bilincinin toplumun tüm kesimleri tarafından benimsenmesi büyük önem arz etmektedir. Güvenilir gıda ve sağlıklı beslenme konusunda toplum olarak herkesin sorumluluğu bulunmaktadır.İklim değişikliği dikkate alınarak, değişen iklim şartlarında üretim yapmaya yönelik tarımsal Ar-Ge faaliyetlerinde bu konuya özel önem verilmeli, tarımsal faaliyette kullanılan topraklarımızın tarım dışı amaçlarda kullanılması mutlak surette önlenmelidir. Saygılar Sunarım.
