Eskiden ahilik geleneğinde işini kötü yapan ustaların/ Zanaatkârların yaptığı hatalı papuçlar/ kunduralar ibret olsun diye o esnafın dükkanının damına atılırdı.

   Buradan geçen insanlar damında çok papuç bulunan ustalara “ papuç diktirmek “ istemezdi. Böylece piyasada ahilik sistemine göre cezalandırma sistemi işletilmiş olurdu. Bu ortamda hiç bir usta hatalı ürün yapmamaya çalışırdı. Bu sistemin Ahi Evran tarafından kurulduğu söylenir. Eskiden beri devam eden geleneğe göre ölen kişilerin ayakkabıları ölenin evinin kapısına koyulur, bunu ihtiyaç sahibi kişilerin alıp kullanması amaçlanırdı. Günümüzde ana kapısı yola bakan ev ve apartman kalmadı. Hangi evde ölen var cenaze çıkmış belli olmadığından her ihtimale karşı ölenin ayakkabıları ihtiyaç sahiplerinin alması ve bu eve yakında ölüm gelmemesi için çöp konteynerinin yanına koyulmaktadır.

başlarını sokacak bir yuvaya sahip olmak

  Hayatta canlılar için en önemli ihtiyaç başlarını sokacak bir yuvaya sahip olmaktır.

  Günümüz insanının eskilerin “ bakla oda fasülye sofa” dedikleri iki odalı küçük evlere sahip olması çok zorlaştı.

1960 yıllarında kentlere göçen kırsal kesimden gelen insanlar kentlerin etrafında sahipsiz veya hazineye, vakıflara ait yerlerde basit baraka şeklinde “ gece kondu” yaparlardı. Artık günümüzde gecekondu konduracak “ boş “arazi” de kalmadı.

Bu zor zamanlarda Allah hiç bir aileyi evsiz barksız bırakmasın🙏

 İnsanlar arasında iyi ilişkiler

İnsanlar arasında iyi ilişkilerin başlaması ve devam etmesi için;

Sevgi, saygı, ve fedakarlık gerekir. Karşılığı olmayan hiç bir iletişim başlamaz ve devam edemez.

Yeni hafta hepimize sağlık ve mutluluk getirsin.