Türkçe abecede sessiz harfler e seslisi yardımıyla okunur. be, ce, çe, de, fe, ge, he... gibi. Yani hangi sessiz harf olursa olsun e seslisiyle okunur ve zaten ilkokul birinci sınıfta çocuklara ilk olarak bu öğretilir. Tabii yumuşak g hariç.

Çocuklar bunu çok iyi bilir ama büyükler sonra bu kuralı unutur. İdeolojik bir dürtüyle hareket eden mi ararsınız, küfür etmek için kullanan mı, ne ararsanız bulursunuz.

STK'yi nasıl hecelersiniz, SeTeKe diye değil mi? Çünkü doğrusu budur. Ama hayır bu kısaltmayı SeTeKa diye heceliyor neredeyse herkes!

Ka ne yahu?

Ya da TSK, bildiğiniz Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kısaltılmışı olan harf dizisini TeSeKa diye okuyor bu büyükler. TCK yani Türk Ceza Kanunu'nu da TeCeKa diye okumalarında bir sakınca olmuyor bu anlayışla. Tabii YSK'yi YeSeKa, KHK'yi KaHeKa, TMK'yi TeMeKa, SPK'yi SePeKa, KPSS'yi KaPeSeSe, BDDK'yi BeDeDeKa, İHD'yi İHaDe diye okumak da sorun olmuyor bu kişiler için.

Tüm bunları PKK'yi PeKaKa diye okumak için yapıyorlar diye düşünmüştüm yıllar önce. Terör örgütü diyorlar ya, daha da aşağılamak için PeKaKa diye okuyunca onlara b.. da demiş olunuyor akıllarınca. Ama sonra başka kısaltmaları da yine öyle okuduklarını görünce görüşüm değişti. Hayır bu daha genel bir umursamazlık, duyarsızlık, anadiline düşmanca bir tutum.

Örneğin KKTC'yi KeKeTeCe olarak okumak yerine KaKaTeCe diye okuyorlar. Yani KaKa demiş oluyorlar Kıbrıs'taki bölgeye. Çünkü uluslararası tanınan bir devlet değil orası bu yüzden devlet diyemiyorum. Konumuz bu değil zaten, PeKaKa ve KaKaTeCe kardeş kardeş b..a benzetiliyor bizimkilerce.

İyi de söz konusu olan bizim ana dilimiz değil mi, onunla dalga geçilmemeli bence.

Analarımızın konuştuğu dil bizim kültür omurgamızı oluşturan en önemli etmen değil mi? Biz hayatı bu dille anlarız. Anamız bize ilk o dille seslenir, bizi o dille sever, bize o dille kızar, bizi o dille çağırır. Hayatı analarımız aracılığıyla öğreniriz. Onlar da bunu kullandıkları dille yapar, tıpkı kendi analarının kendilerini yetiştirdikleri dille yaptıkları gibi.

Anadil çok kıymetlidir bir toplum için. O bizim için olmazsa olmazdır. Hiç kimseyi anlamadığınız bir ortamda/ülkede bulundunuz mu? Söylediklerinizin hiç kimse tarafından anlaşılmaması durumuna düştünüz mü hiç? Ne kadar dayanabilirsiniz bu duruma bir düşünün. Elinizi kullanamıyorsunuz varsayalım ki, yani aç olduğunuzu bile anlatamıyorsunuz hareketlerinizle. Yalnızca konuşabiliyorsunuz ama söylediklerinizi kimse anlamıyor. Susuzluktan ölürsünüz, dilinizi kimse anlamıyor diye, anlatabiliyor muyum?

Diliniz sizin hayatta kalmanız için "hayatî" önemdedir, yaşamsaldır. Haydi diyelim elleriniz hareket ediyor karnınızı doyurdunuz peki o duruma ne kadar katlanabilirsiniz acaba? Kaç gün, kaç ay, haydi uzatalım kaç yıl? Çok mu mutlu olursunuz öyle kendi kendinize söylenmekten?

İngilizce abeceyi nasıl okuyoruz? ey, bi, si, di, iy, ef, gi... diye değil mi? Bir İngilize c harfini yani si diye okunan harfi so diye okuyun bakalım ne olur? Yüzünüze gülerek bakıp "ne demek istiyor acaba" diye sorar kendi kendine... Çünkü so diye okursanız ünlü BBC'yi BiBiSo diye okumanız gerekir. CNN'i de SoEnEn diye okumak zorunda kalırsınız. Ne komik oluyor değil mi? Evet bizim kendi abecemize yaptığımız da bu işte. Yaptığımız "komikliğin" farkında bile değiliz.

Madem bu kadar önemli bir şeydir dil niye onu yaralayacak şeyler yapıyoruz?

Asla içinde bulunmayan Ka okumasını niye yapıyoruz acaba?

Hangi toplum anadiline bu kadar saygısızdır ki?

Bir de çok kullanılmayan ama okullarda sanırım hâlâ öyle öğretilen H2O yani suyun kısaltılmış hali var. Aş iki o diye okuttular bize H(e)2O'yu. Üniversitede de öyle okutuluyordu. Tabii bir de  THKP ve THKO ya da DHKP-C örgüt kısaltmaları var. Te (h)Aş Ka Pe, Te (h)Aş Ko, De Aş Ka Pe Ce diye okuyor herkes. Türkçe abecede Aş veya haş diye bir harf mı var allahaşkına? Bu da bir başka garabetimiz.

Milliyetçilikte, Türkçülükte aşırı duyarlı olan insanlarımız var. Başta MHP-CHP-İYİP'liler gibi. AKP'liler biliyorsunuz Arapça hayranlarından oluşuyor, onlar bu kategorinin dışında yer alıyor. Ama sözünü ettiğim kişiler epey bir toplam oluşturuyor bu ülkede. Seçmenlerin dolayısıyla ülke nüfusunun yarıya yakınından söz ediyorum yani. Bunların anadile karşı çok hassas davranmasını beklersiniz doğal olarak değil mi? Ama görülüyor ki abeceyi katledenler en başta bunlar.

Bir Ke harfinin nelere yol açtığını görüyor musunuz?

Eğer siz de "ne var canım bu kadar büyütecek bunu" diyorsanız o zaman dille ilgili kuralları esnetip, değiştirmekte bir yanlış yok demek istiyorsunuz. Zaten ortalama dört yıl eğitim almış bir toplumda yaşadığımızı düşünün derim. Onların iki sözcüğü bir araya getirip cümle kurmakta bile zorlandıklarını görünce dalga geçmekten vazgeçin. Çünkü size kendilerinin doğru cümle kurduklarını söyleyeceklerdir. Düzeltmeye kalkarsanız asıl sizin yanlış olduğunuzu ileri süreceklerdir ve bunda da ne yazık ki haklı olacaklardır. Dilin kurallarını değiştirmeyi siz başlattınız çünkü, onlar değil. Onlar sizden ilham alıp işi daha da batağa sapladılar o kadar. Dilin kurallarıyla oynanmaz, çünkü bu bir kez başladı mı bir kuşak sonra kimse sizin ne dediğinizi anlayamayacak hale gelir. Eski kitapları kimse anlayamaz, bilgiler kuşaktan kuşağa aktarılamaz.

"Eh abarttın be arkadaş" diyenler için söylemedim bunları zaten, belki niye yanlış yapıyoruz diyenler çıkar da vazgeçerler diye bunca dil döktüm.