Her kadın bir annedir!
 
İlk evimiz– yurdumuz– yuvamız–olan anne..
Kutsalımız– vatanımız olan anne..
Çocuğuna-insanlığa can veren, çocuğu için canını veren anne.
İnsanlığı doğuran – koruyan bir sevgi ve varlık kaynağı olan anne...

Acıyla-ölümle aramıza canını koyan yakın korumamız olan anne.
Çağdaş medeniyeti aşma yolunda savaşsın diye varını yoğunu satan, çocuğunu eğitim ordusuna katan anne.
Çocuğuna kına yakarak Vatan için savaşa – şehitliğe yollayan anne.
Cennet ayaklarının altında olan anne.  “-İnsanlığın annesi!.”
 
Bir rüzgâr yalasa yüzümüzü, önce onun içi titrer.
O donmadıkça bizi soğuk donduramaz.
O yanmadıkça ateş yakamaz.
O sönmedikçe karanlıklar boğamaz.
Can ışığımızı kimse söndüremez.  Ve:
  • Nerede bir anne VARSA orada kin, yokluk YOK OLUR.
 
Anneler günü annelerimize, çocuğunu ilk kez kucağına alan annenin içine çektiği çocuk kokusunu yeniden duyurma günüdür.

Eşlerin birbirinin sadece eşi değil çocuğu - annesi - babası olduğunu hatırlatma günüdür.
Karanlık cehalete karşı yeniden  “sönmez ilim-bilim ışığımız, eğitim ordumuzun ilk öğretmeni”  olma günüdür.

Sevgi çiçeklerinin suyu; varlığımızın-birliğimizin, yurdumuzun-ulusumuzun ilk ve son koruyucusu olma andını tazeleme günüdür.

NAMUS GÜNÜDÜR.

Annelerimiz:  Bu yurt, bu ulus sizinle  “çağdaş medeniyet seviyesini aşmaya koşacaktır.”
Siz sevgi saçtıkça, bilim ışığını yaktıkça, birlik yolunda koştukça Yurtta barış, cihanda barış” olacaktır.
Siz var oldukça, bu yurt, bu ulus var olacaktır.
            Umut - mutluluk dolacaktır.

Bu duygularla tüm kadınlarımızın-annelerimizin ellerinden – yüzlerinden öperim.
 
Son söz:         “Bir annenin itirafı”
 
  • “Yaş 80. 
Her şeyden daha çok annemi özlüyor, başımı okşasa diyorum.
Annemi istiyorum!”